
Ülkelerin İlginç Doğum Sonrası Gelenekleri
Hamilelik ve doğum, insanlık serüveninin benzersiz bir aşaması olduğu gibi bireysel yaşam tecrübesinin de en eşsiz süreçlerinden biri. Hem evrene yeni bir canlı, hem yaşadığınız topluma yeni bir birey ve hem de küçük ailenize yeni bir üye kazandırma anlamları bir arada düşünüldüğünde doğumun, gerçekten de mucizevi bir yanı olduğu söylenebilir. Farklı toplumlarda, pek çoğu asırlardır devam eden belli başlı doğum sonrası gelenekleri, söz konusu toplumda bir insan dünyaya getirmenin nasıl algılandığından anne adayı ve yeni anne kavramlarına yaklaşım biçimine, annenin ve bebeğin toplumdaki yerine kadar pek çok konuda sizi aydınlatıyor. Bu bakımdan birbirinden ilginç doğum sonrası adetlerini öğrenip tanımak, eğlenceli olduğu kadar toplum ve insan hakkında verdiği bilgiler açısından da ilgi çekici olma özelliği taşıyor. Karşınızda, dünyanın farklı ülkelerinden en ilginç doğum sonrası adetleri…
Plasenta gömme, kulağa korkutucu bir film sahnesi gibi görünse de Balililer için sıradan bir doğum sonrası geleneği.
Bali, Endonezya

Kaynak: steemit.com
Bali’de doğum sonrası için oldukça ilginç ve biraz da tüyler ürpertici bir gelenek yaşatılıyor. Doğumdan sonra, bizde “bebeğin eşi” olarak bilinen plasenta temizlenerek bir Hindistan cevizi kabuğunun içine konuyor. Kabuğun üzerine ise kadim zamanlara ait, Hindu felsefesi temelli birtakım sembol ve işaretler çiziliyor. Doğan bebek erkek ise içinde plasenta bulunan kabuk bebeğin yaşadığı evin bahçesinde ev kapısının sağına denk gelecek şekilde, kız ise solunda uygun bir yere gömülüyor. Bahçe bu ritüeli gerçekleştirmek için uygun değilse kabuk okyanusa da atılabiliyor. Gömülme töreninin gerçekleştiği yere ise tropik iklime özgü bir pandanus ağacı dikiliyor.
İsrail

Kaynak: bethyossef.fr
En komplike doğum sonrası adet ve ritüellerden biri de İsrail’de hayata geçiriliyor. Brit Mila ismi verilen süreç genellikle doğumdan sonraki ilk haftayı kapsıyor. Birbirinden özel ve geleneksel yemeklerin hazırlandığı, kutlamaların yapıldığı bu süreçte bebeğe isim veriliyor ve verilen isim yine belli ritüeller eşliğinde duyuruluyor. Bir haftanın sonunda bebek erkekse sünnet edilme töreni gerçekleştiriliyor. Zaten gelenek de ismini, söz konusu sünnet töreninden alıyor; Brit Mila, İbranice’de Sünnet Antlaşması anlamına geliyor.
Pakistan

Kaynak: bridestory.com
Pakistan’da doğum sonrasındaki ilk bir aylık sürece yayılan törenlere Aqiqah adı veriliyor. Doğumu takip eden birinci, ikinci ve üçüncü haftanın sonunda belli başlı gelenekler hayata geçiriliyor. Bunlar arasında; yedinci günün sonunda bebeğin saçının tamamen tıraş edilmesi, on dördüncü günde bebeğe isim verilmesi ve yirmi birinci günde ise bebek için kurban kesilmesi gelenekleri yer alıyor. Bu süreç, yalnızca Pakistan’da değil, Malezya gibi bazı İslam ülkelerinde de benzer şekillerde yaşanıyor ve yaşatılıyor.
Latin Amerika ülkeleri

Kaynak: latinamoms.com
Latin Amerika ülkeleri, doğum sonrasına dair en katı yaklaşımı sergileyen ülkeler arasında. Latin Amerika’da doğumdan sonraki bir buçuk aylık döneme La Cuarentena yani Karantina adı veriliyor. Genel olarak lohusa kadını korumaya ve ona sağlığını tam manasıyla geri kazandırmaya yönelik uğraşları içeren bu süreç, aile üyelerinin desteği ile tamamlanıyor. Doğum yapan kadın altı hafta süreyle yalnızca kendisiyle ve bebeğiyle ilgilenmekle yükümlü oluyor. Aynı süreçte kadının cinsel hayatı da askıya alınıyor, lohusa kadının seks yapmasına izin verilmiyor. Kısacası Latin kadınlar doğum sonrasında aile üyelerinin desteğiyle sadece bebeklerine odaklanabiliyor.
Bol şekerli ve baharat tadıyla öne çıkan lohusa şerbetinin anne sütünü artırdığına inanılıyor.
Türkiye
Lohusa şerbeti, Türklere özgü doğum sonrası gelenekleri arasında başı çekiyor. Doğumdan sonra anneye ve bebeği görmeye gelen misafirlere bu şerbetten ikram ediliyor. Bol şekerli ve baharat tadıyla öne çıkan lohusa şerbetinin anne sütünü artırdığına inanılıyor. Bu şekilde hem gelen misafirler usulünce ağırlanırken hem de anneye sütünü bollaştırmak için destek olunuyor. Ayrıca yine ülkemizde, doğum sonrasında bebeğin ilk banyosu için özel bir seremoni yapılıyor. Bebek, içinde genellikle anneanne, babaanne ve/veya teyzelerin yer aldığı minik bir aile heyeti tarafından özene bezene yıkanıyor. Bazı yörelerde bebek beyaz olsun diye, banyo suyuna tuz atılıyor.
Hollanda

Kaynak: kraamzorgzuidgelderland.nl
Kadınların yüzde 20’sinin evde doğumu tercih ettiği Hollanda’da, doğum yapan kadınların hayatını kolaylaştırmak için müthiş bir uygulama mevcut. Kraamzorg adı verilen ve devlet tarafından görevlendirilen özel hemşireler haftanın bir ya da iki günü doğum yapan kadınların evini ziyaret ediyor. Kraamzorg, hem bebek bakımına ilişkin konularda hem de ev işlerinde anneye yardımcı oluyor. Anneyi ve bebeğini muayene ediyor, evi temizliyor, çamaşırları yıkıyor, hatta mutfağa girip yemek hazırlıyor. Kısacası o bir doğum sonrası meleği…
Japonya

Kaynak: www.mothering.com
Japonya’da yeni doğum yapmış anne ve bebeği 21 gün boyunca, annenin aile büyüklerinin evinde konaklıyor. Bu sürede anneye hiçbir ev işi yaptırılmıyor ve bebeğiyle bağ kurması için ona bolca zaman tanınıyor. Yeni anneyi ve bebeği tebrik ziyaretine gelenlere kırmızı prinç ve fasulyeyle hazırlanan Oseikihan isimli özel bir yemek ikram ediliyor.
Dünyanın neresine giderseniz gidin, dünyaya yeni bir canlı getirme sürecini kapsayan doğum olayı, gerek ailenin geri kalanı gerekse toplum nezdinde özel bir ilgi ve ekstra özeni hak ediyor. Doğum sonrası gelenekleri, genel olarak, bahsi geçen özel yaklaşımların bir özeti niteliğinde olsa da, toplumdan topluma farklılık gösteren sosyal ve kültürel özellikleri gözler önüne sermesi açısından epeyce etkileyici.
Yaşadığınız topluma ve dahil olduğunuz kültüre özgü doğum sonrası gelenek ve görenekleri hayata geçirirken bu sürece dair ihtiyaç duyduğunuz her türlü anne bebek ürünlerine Hepsiburada üzerinden kolaylıkla ulaşabilirsiniz.