İki tekerlek üzerinde yaşanan bir tutku: Bisiklet… Günümüzde gerek spor amaçlı gerekse ulaşım amaçlı olarak en sık kullanılan araçlardan biri olan bisikletin tarihi, yüzyıllar öncesine dek uzanıyor. Bisikletin tek bir kişi tarafından icat edildiğini söylemek onun evrimsel sürecine haksızlık olur. Tarih boyunca rağbet gören çift tekerlekli araç, pek farklı çabanın sonucu olarak evrim geçirip günümüzdeki şeklini aldı.

Bisikletin Evrimsel Süreci

İlkel anlamda ilk örneklerinin 12. yüzyılda Çin’de görüldüğü bilinse de; bisikletin günümüzde kullanılan şekline en yakın örneği 1791 yılında Fransa’da Sirvan Kontu tarafından iki tekerlekli bir oyuncak yaratma fikri ile üretildi. Pedalı olmayan ve iki ayakla sürüyerek ilerletilebilen bu çift tekerlekli oyuncağı, Baron Drais tarafından bisiklet iskeleti üzerine gidon ve selenin oturtulduğu yeni bir versiyon izledi. Bu gelişmeler, gerçek anlamda ilk bisikletin doğuşunun önünü açtı. 1861 yılında Pierre ve Ernest Michaux adında Fransız baba-oğul, bisikletin ön tekerleğine pedal takarak insan enerjisinin etkili olarak kullanıldığı ilk bisikleti ortaya çıkardılar. 1888 yılına gelindiğinde ise tahta tekerlekli bisikletlerin sürüş sırasında sarsıntıyı daha fazla hissettirdiğini savunan İngiliz vatandaşı John Boyd Dunlop, kendi icadı olan lastiği bisiklet tekerleklerinde kullanarak ilk lastikli bisikleti ortaya çıkardı.

Bisiklet Tarihinde Kadın Devrimi

Ataerkil toplum düzeninde kadınların bisiklet kültürüne dahil oluşu da zaman aldı. Bisikletin kadının özgürleşmesi yolunda her şeyden daha fazla rol oynadığını savunan ABD’li kadın hakları savunucusu Susan B. Anthony, “Ne zaman tekerlekler üzerinde bir kadın görsem ayağa kalkıyor ve seviniyorum. Bisiklet, kadına özgürlük ve kendine güven duygusu veriyor” diyerek bisikletin kadının toplumdaki konumu için önemini vurguladı. Kıyafet devrimi ile kadınların pantolon giyebilmeye başlaması, kadınların çok daha konforlu bir şekilde bisiklet kullanabilmelerinin önünü açtı. Toplumun hazır olmayışı ve kadın fizyolojisine uygun olmayışı gibi türlü sebeplerle bisiklet kullanımından men edilen kadınlar, zaman içerisinde bu keyifli ulaşım aracını sosyal hayatlarına dahil etmeyi başardılar.

Günümüzde bisikletlerinin arkasına yerleştirdiği çocuk koltuğu ile bebekleriyle birlikte bisiklet kullanmanın tadını çıkaran kadınlar, bisiklet tarihindeki kadın devriminin eseri!

Bisikletin Burjuvadan Halka Transferi

Önceleri maliyetinin yüksekliği sebebiyle burjuva kesiminin ilgisini çeken bisiklet, 19. yüzyılın başında toplumun tüm kesimlerinin yararlandığı bir araç haline gelmeyi başardı. Belçika, Fransa, İngiltere, İtalya ve İspanya gibi Avrupa’nın pek çok ülkesinde fabrikaların seri üretime geçmesi ile bisiklet kültürü kıta genelinde hızla yayılmaya başladı. Bir zamanlar yüksek gelirli kişilerin tekelinde olan bisiklet, zamanla hemen hemen herkesin hayatına girdi. Dünyanın dört bir yanında ulaşımın gözdesi olan bisikletin dünya çapında 5 milyarı aşkın aktif kullanıcısı olduğu biliniyor. Nüfusu 16 milyon civarında olan Hollanda’da yaklaşık 20 milyon bisiklet bulunuyor. Hollanda’da hane başına düşen bisiklet sayısı diğer ülkeleri kıskandıracak nitelikte. Danimarka’da 10 kişiden 9’unun bisikleti bulunuyor ve 11-15 yaş arası çocukların yüzde 49’u okula bisikletle gidiyor. Kopenhag’taki bisiklet sayısının otomobil sayısı geçtiği de istatistikler arasında. 71 milyonu aşkın bisiklet sayısıyla bayrağı en önde taşıyan Almanya’da her gün yola düşen bisiklet sayısının 13 milyon olduğu biliniyor. 600 Avrupa kentinde belediyelere ait ücretsiz bisikletler ile halk bisiklet kullanımına teşvik ediliyor. Araç trafiğinin yarattığı hava kirliliği ile başı dertte olan Çin, bisiklet kültürünü yaygınlaştırmak için 50 bin adet bisikleti kiralama sistemini vatandaşlarına sunuyor. Ulaşım ve çevre politikaları doğrultusunda hükümetlerin de desteklediği bu çevre dostu iletişim aracı, toplumun tüm kesimlerinin favorisi olmaya devam ediyor. Siz de bisikleti hayatınızın bir parçası haline getirmek istiyorsanız Hepsiburada‘nın farklı modellerdeki bisikletlerine göz atabilirsiniz.

Bisikletin Hayatımızdaki Kullanım Şekilleri

• Spor Dalı Olarak Bisiklet

Tüm vücut bileşenlerini aynı anda çalıştıran bisiklet, yağ yakmak ve forma girmek için en etkili spor dallarından biri olarak öne çıkıyor. Bisiklet kullanımın kalp hastalıklarına yakalanma riskini azalttığı, vücutta serotonin hormonunun salgılanmasını sağlayarak stresi minimuma indirdiği de biliniyor. Spor amaçlı olarak kullanılan bisikletler, yol bisikletleri ve dağ bisikletleri olarak ikiye ayrılıyor. Yol bisikletleri, asfalt zeminlerde kullanıma uygun olarak üretilip daha çok turlarda ve yarışlarda tercih edilirken; dağ bisikletleri engebeli ve zorlu arazilerde kullanıma yönelik tasarlanıyor.

• Ulaşım Aracı Olarak Bisiklet

Günümüzde hızla artan trafik yoğunluğu, şehir bisikletlerinin düşük maliyetli ve çevre dostu bir ulaşım alternatifi olarak öne çıkmasını sağlıyor. Şehirlerde bisiklet yollarının genişletilmesi, ücretsiz olarak halkın kullanıma sunulan bisiklet istasyonları ve araç trafiğinde bisikletler için yapılan farkındalık çalışmaları ile bisiklet kullanım oranları her geçen gün hızla artıyor. Siz de ihtiyaçlarınıza uygun bir şehir bisikleti edinerek iki tekerin konforunu ve özgürlüğünü günlük hayatınızın bir parçası haline getirebilirsiniz.

Bonus: Taksi Hizmeti Olarak Bisiklet Taksiler

Kaynak: travelaway

Mazotun yarattığı hava kirliğine bir tepki olarak dünyanın yeni trendi karşınızda: Bisiklet taksiler… Elektrikli olarak tasarlanan bisiklet taksiler, gitmek istediğiniz yere ulaşmanın en düşük maliyetli yollarından biri. Avrupa’dan Latin Amerika’ya dünyanın her yerinde yaygın olarak kullanılmaya başlayan bu ulaşım araçları, ülkemizde ise ilk kez Lüleburgaz’da hizmet vermeye başladı. Trakyalıların yoğun ilgisi ile karşılan bisiklet taksiler, çevre dostu uygulamaların en güzel örneklerinden biri olarak öne çıkıyor.

Bisikletin keşfi ve insanlığın günlük rutinine dahil oluşu, uygarlığın gelişimi açısından kritik derecede önem taşıyor. Barışçıl, birleştirici ve uygar bir ulaşım aracı olarak bisikletin hayatımızdaki yeri sağlamlaştıkça sürdürülebilir bir yaşam fikrine daha da yaklaşmış oluyoruz. Pedallarınız hep dönsün, dönsün ki dünya çok daha yaşanabilir bir yer olsun!