ÜST

Çiftlik hayatına başlayacaklara öneriler: Çiftlik nasıl kurulur?

Kendi kendine yetebilmenin, doğallığın, sağlığın ve daha birçok şeyin anahtarı: Çiftlik hayatı.

Çoğu zaman şehir hayatının gürültü ve stresinden uzaklaşmak isteriz. Metropoldeki o yorucu iş hayatından, toplantılardan, e-postalardan, sıkıcı tablolardan kaçıp doğayla iç içe daha sakin ve dingin bir hayat yaşama fikri zaman zaman çoğumuzun kafasında belirir. Belki uzun uzun düşünüp, belki de bir anda karar verip bu fikri uygulayanların sayısı son yıllarda oldukça arttı dersek yanlış olmaz.

Şehirdeki düzenimizi geride bıraktıktan sonra köy hayatına benzer bir yaşam sürmek istersek, hayatlarımıza kaldığımız yerden devam edebilmemiz için “ne iş yapabilirim” diye düşünebiliriz. Bu sorunun en net cevabı; kendi çiftliğimizi kurup, toprağımızı işleyip istediğimiz sağlıklı besinleri kendimiz yetiştirmektir. 

Günümüzde tükettiğimiz besinlerin çoğu, eskisi kadar sağlıklı ürünler içermiyor. GDO’lu ürünler, katkı maddeleri, yapay tatlandırıcılar ve gıda boyaları gibi zararlı maddeler barındıran yiyeceklerle ilgili tüketiciler olarak artık bilinçlendik. Bu yüzden organik gıdalara olan talebimiz her geçen gün artıyor.

Bir çiftlik kurmayı neden istiyoruz?

Çiftlik hayatına geçmek istememizin en büyük nedenlerinden biri de organik tarım yapıp, kendi yiyeceğimizi kendimiz üretmek. Ekolojik bir çiftlik kurup, kendi sebze meyvemizi üretebilir, küçükbaş veya büyükbaş hayvanlar yetiştirerek yumurta, süt, peynir gibi daha sağlıklı temel gıda maddeleri elde edebiliriz.

Örneğin Karahasanoğlu Yerli Köy Domatesi Tohumu ile kendi köy domatesimizi yetiştirebiliriz.

Tabi organik çiftlik kurma işi sanıldığı kadar kolay değil. Nerede ve nasıl bir çiftlik kurmak istiyoruz, bu iş için bütçemiz yeterli mi, organik ürün yetiştirmenin yanı sıra hayvancılık da yapmak istiyor muyuz gibi soruların cevaplarını da verebilmemiz gerekiyor.

Sizlere bu konuda yardımcı olmak ve zihninizdeki soru işaretlerini ortadan kaldırmak adına bazı tavsiyelerde bulunduk. 

Amaç ve hedeflerimize göre bir plan oluşturmalı

İlk olarak kendi çiftliğimizi kurmadan önce amaç ve hedeflerimizi belirleyip bu doğrultuda kendimize bir plan oluşturmalıyız. Ne tür bir çiftlik kurmak istiyoruz? Tamamen kendi hayatımızı idame ettirmek için organik tarım yapıp hayvan yetiştirmek için mi, yoksa yetiştirdiğimiz ürünleri aynı zamanda ziyaretçilere satarak veya el sanatları, yoga gibi aktivitelerle maddi kazanç elde etmek için mi? Sıfırdan bir çiftlik alıp işletmek mi, geleneksel bir çiftliği alıp ekolojik bir yaşam alanına dönüştürmek mi, yoksa hali hazırda zaten var olan bir çiftliği kiralayıp zamanla işleri büyütmek mi? Ne istediğimizi bilip, güçlü ve zayıf yönlerimizi iyi analiz edersek, hedefe daha kolay ulaşırız.

Çiftlik nasıl ve nerede kurulur?

Çiftliğimizi kurmak istediğimiz araziyi de iyi etüt etmemiz gerekiyor. Küçük ölçekli arazi satın alarak veya kiralayarak işe başlayıp, sonrasında zamanla isteğinize göre daha büyük arazileri işlemek bizim için en doğru yöntem olabilir.

Arazinin eş yükseltileri, topografik özelliği ve işleteceğimiz çiftliğin amacına uygun olmadığını belirlemeliyiz. İşleyeceğimiz toprağın tarım ve hayvancılık için elverişli olup olmadığını ve hangi çeşit toprak kullanacağımızı bilmek için toprak numune testi yaptırmak gerekecektir.

Boyutu ne olursa olsun, çiftliğimizin etrafını Güney Çelik Tel Örgü ile çevirebiliriz.

Ayrıca kullanmak istediğimiz arazinin olduğu bölgede yetişen sertifikalı yerli tohumları ve bitkileri araştırabiliriz. Bu konularda deneyimleri olan çiftçilere danışıp, hangi cins toprakta ne tür ürünler yetiştiğini, hangi zirai ilaçların ve gübrelerin gerekli olduğunu, toprağın ne zaman tohumlandığını, sulandığını ve hasat edildiğini, organik tarım için hangi tür makine ve ekipmanlar kullanıldığını öğrenebiliriz. 

Bunların yanında konuyla ilgili resmi kurumlara gidip, farklı iklim koşullarının çiftliğin kurulacağı bölgeye olan etkilerine ilişkin raporları incelemek ve ekolojik bir çiftlik açmak için sigorta, şirket kurma ve yönetmelikler gibi önemli konular hakkında bilgi edinmek önem arz ediyor.

Hayvancılık da yapacak mıyız?

Eğer hayvancılık yapmak istiyorsak çayırların ağırlıklı olduğu bölgeleri tercih etmeliyiz. Hayvanları, bilen birilerine danışarak seçelim. Çok fazla sayıda hayvan yetiştireceksek, hem küçükbaş hem de büyükbaşlarda her bir dişi hayvan için bir erkek hayvan almamıza gerek yok. Mesela koyun ve keçilerde 1 erkek hayvan için 20 dişi hayvan yeterli olacaktır. Aynı şekilde 1 boğa yaklaşık 30-40 ineğe yeterlidir.

Çiftlik planınız içerisinde hayvanlar da varsa bu duruma göre hazırlık yapmanız şart. Hasbek Hayvan Yemliği hayvanlarımızın beslenme ihtiyacını giderebilmek için ihtiyaç duyacağınız ekipmanlardan sadece biri. 

İşin maddi boyutu da önemli

Hayatın her alanında olduğu gibi, bu işin de belki en önemli kısmı ekonomi. Çiftlik kurmaya niyetlenen pek çok kişinin, işin parasal boyutunu göze alamayarak daha baştan vazgeçtiğini hatırlatalım. Başlangıç sermayesi için eğer yeterli bütçemiz yoksa, bankadan düşük faizli kredi veya devletten hibe olarak kredi alabiliriz.

Tıpkı yeni kurulan işlerde olduğu gibi, çiftlik kurma işinde de ilk yıllarda kazancımız, maliyetlerimizden az olacaktır. Burada önemli olan çok fazla borca girmeden, mümkün olduğunca düşük maliyetle işe girişmektir. Zaten doğru yöntemleri uygulayıp, işleri yoluna koyduğumuzda mali anlamda istediğimiz sonuçları elde edeceğiz.

Çiftliğimizde kullanacağımız herhangi bir bina yoksa, en baştan inşa etmeliyiz. Ya da var olan yapıları planlarımız doğrultusunda yenilememiz gerekebilir. Eğer ekolojik tarım yapacaksak, toprağın bakımı, hasat çalışmaları ve tohumlama işlemi için uygun makineler almak önemlidir. Ayrıca hayvancılık yapacaksak yemleme tesisleri, su kaynakları, tel örgü ve çitler, indirme-yükleme yerleri yapımı için de ekstra harcamalar olacaktır.

Artık çiftliğimizi tarım turizmine açabiliriz

Diyelim ki işlerimiz yolunda gitti. Gerçekten de birçok şeyi öğrenip çiftliğimizi geliştirdik. İşte bu aşamadan sonra artık organik çiftliğimizdeki ürünleri pazarlayıp, kârımızı daha da arttırmak için çiftlik turları düzenleyebiliriz. Tarım turizmi tabir edilen bu tip etkinlikler sayesinde daha fazla müşteriye hitap edip, bizim gibi çiftlik kurmak isteyenlere eğitim verme imkanına sahip olabiliriz.

Bakın, nereden nereye geldik. Çiftlik hayatına başlarken çekincelerimiz olmasına rağmen, şimdi artık yanımızda çalışacak personel arayışına girip, oluşan müşteri portföyümüze kendi emeğimizle yetiştirdiğimiz ürünleri satabilmek ve onlara da bu yaşam tarzını teşvik edebilmek için daha istekli çalışıyoruz. İnsanın kafasına koyduğu zaman yapamayacağı şey yok şu hayatta.