ÜST
skinimalizm

Çeviri Azizliğine Uğrayan Film İsimleri ve Hikayeleri

Ülkemizde vizyona giren filmlerin isimleri çeviri sürecinden çok ilginç sonuçlarla çıkabiliyor. Kasımda Aşk Başkadır olarak çevrilen Sweet November filmi bu konudaki örnekler arasında en popüler olanı. Bu tip uyumsuz çeviriler, çevirmenlerin İngilizce bilgisinden bağımsız olarak gerçekleşiyor elbette. Peki, bu filmler neden anlamı böylesine değiştirilmiş isimlerle vizyona sokuluyor? Cevabı ekonomik kaygılarda arayabiliriz. Şirketlerin bir numaralı hedefinin daha fazla izleyici çekmek olması anlaşılır bir durum fakat, sinemanın bir sanat dalı olduğunu da unutmamak gerekiyor.

Filmler Neden Bu Şekilde Çevriliyor?

Tuhaf çeviriler uzunca bir süre mizahi paylaşımlarda kendisine yer buldu. Sinemaseverler bu durumu birçok kez tartıştı. Bu tarz anlamından koparılmış film ismi çevirileri elbette ki eleştiriliyor. Fakat bazı çevirilerin gereklilik olduğunu düşünenler de yok değil. Örneğin “Eternal Sunshine of the Spotless Mind” filmini ele alalım. Kısa zamanda kült yapımlar arasına giren film, Türkçe’ye “Sil Baştan” şeklinde çevrildi. Orijinal isim bir şiirden alınmıştı. Cümleyi direkt çevirirsek “lekesiz zihnin sonsuz gün ışığı” şeklinde bir başlık ortaya çıkıyor.

Sizce filmin adı bu şekilde çevrilebilir miydi? Şiirsellik direkt çeviri sonrasında da hissedilebiliyor. Fakat biraz uzun ve zor. Filmin ülkemizdeki dağıtımını yapan şirket, Jim Carrey ve Kate Winslet gibi iki yıldızın resmini görüp filme gitmek isteyenler için bu ismin kafa karıştırıcı olabileceğini düşünmüş olabilir. Yine de senaristin, şiir alıntısını filmin adı olarak belirlemesinin yaratıcı bir yönü olduğunu unutmamak gerek. Sonuç olarak, bir seçim yapmak gerekiyor; çok izlenmek mi yoksa senaristin yaratıcı gücüne koşulsuz saygı mı?

Filmin ismi orijinal hâliyle bağlantısız bir şekilde çevriliyorsa, bunun ticari bir kaygı ile yapıldığını söylemek yanlış olmaz.

Bu çeviri şekli komedi filmlerinde de karşımıza çıkar. Mesela, “Rush Hour” isimli film ülkemizde “Bitirim İkili” adıyla gösterime girmiştir. Kalabalık/yoğun saatler anlamına gelen bu kelimenin “Bitirim İkili” hâline gelmesinde afişte de görünen Jackie Chan ve Chris Tucker’ın etkisi büyük. Seyirciye filmde, ikilinin komik maceralarını izleyeceğini anlatmak için bu şekilde bir çeviri yapılmış olması muhtemel. “Ah Mary Vah Mary” olarak çevirlen “There’s Something About Mary” filmi ve “Zırtapoz” olarak çevrilen “Zoolander” filmi de, orijinalinden farklı bir şekilde çevrilmiş komedi filmleri arasında.

Aşk ve Sevgi Olmadan Olmaz

Konu romantizm olunca filmlerin adına aşk kelimesini eklemek moda olmuş gibi görünüyor. Bunun tek örneği “Kasımda Aşk Başkadır” filmi değil. “Aşkın Yaşı Yok” olarak çevrilen “Smart People”, “Aşkın Gücü” olarak çevrilen “What Dreams May Come” ve “Aşk” olarak çevrilen “Her” filmleri hep bu düşüncenin sonucu. Söz konusu romantik bir film ise çeviriyi yapanlar, daha çok insanı sinemaya çekebilmek için aşk kelimesini isme eklemek zorundaymış gibi hissediyor.

Aşk ve sevgi oldukça iddialı kelimeler ve dikkat çekiyorlar. Tuhaf film ismi çevirilerinde de başrolde yer alıyorlar. Romantik ve komik filmlerin yanı sıra korku sinemasında da ilginç film adı çevirilerine şahit olabiliyoruz. Bu türde de çevirmenler genellikle ölüm kelimesini kullanarak seyircinin ilgisini çekmeye çalışıyor. “My Little Eye” filminin “Ölüm Bizi Gözetliyor” olarak çevrilmiş olması bu konuda karşımıza çıkan en ilginç örneklerden birisi. Belirli türdeki özgün kalıplar, çevirilerin gerçek anlamlarından uzaklaşmasına neden oluyor.

İsimlerini çevirirken filme dair ilgi çekici detayları vurgulamak, orijinal başlıkla alakası olmayan sonuçlar yaratabiliyor.

İlk aklımıza gelen “Altın Yumruk İstanbul’da” olarak çevrilmiş olan “The Accidental Spy” filmi. Jackie Chan’in başrolde olduğu filmin büyük bir kısmının İstanbul’da geçmesi burada anahtar rol oynuyor. Jackie Chan gibi bir yıldızı İstanbul’da görmek isteyenleri filme çekmek için çevirmenlerin bu kadar farklı bir başlığa yöneldiği açık. Ortada belirli bir detay yokken değiştirilen film adları da var. Örneğin ‘İntikam Peşinde’ olarak çevrilen “Edge of Darkness” filmi. Evet, filmde intikam duygusu var ama “Karanlığın Sınırı” gibi bir çeviri de bu filmin yaşatacağı hisleri rahatlıkla anlatabilirdi.

Film İsimleri Nasıl Çevrilmeli?

Senaristin ya da yönetmenin belirlediği başlıkların anlatmak istediği duyguyu kaybetmemek, sanat eserinin bütünlüğü açısından oldukça önemli. Geçerli bir neden varsa, çeviride orijinal isimden tamamen kopmak anlaşılabilir bir durum. Yeni ismin biraz daha süslü olması için çabalamak da mâkul olabilir. Fakat hiçbir sebep yokken çok farklı anlamlara gelen çeviriler yapmak sinemaseverlerin tepkisine neden oluyor.

Kimi zaman çok farklı film adı çevirisi örnekleriyle karşılaşabiliyoruz. “Kazanma Hırsı” olarak vizyona giren “Any Given Sunday”, “Rastlantının Böylesi” adını alan “Sliding Doors”, “Köstebek” şeklinde çevrilen “Tinker, Tailor, Soldier, Spy” ve “Karanlık Yolculuk” olarak isimlendirilen “Donnie Darko” bu örnekler arasında. Dağıtımcı firmaların izleyici beklentilerine göre davranması, kuşkusuz bir pazarlama stratejisi.

İsimleri hedef kitlenin hoşuna gidecek şekilde çevirenler, filmin bu sayede daha çok ilgi çekeceğini düşünüyor.

İzleyici sayısının artması için; filmin içeriği, yönetmeni, senaristi ve oyuncuları da oldukça önemli. Fakat ilk izlenimin, seyircinin anlık olarak verdiği kararları etkilediği de bir gerçek. Eğer direkt çeviri yapılmamışsa, hem orijinal bağlamından kopmayan hem de seyircinin ilgisini çekebilecek çeviriler yapılabilir. Böylece tuhaf film adı çevirileri ortaya çıkması da engellenebilir. İsmi nasıl çevrilirse çevrilsin hiçbir şey filmin sanatsal kalitesinin ve içeriğinin önüne geçemez. Siz de sinemanın keyifli dünyasında gezinmek istiyorsanız Hepsiburada’nın filmler kategorisine göz atabilirsiniz.