ÜST
steam deck

Bitkisel süt yeniden radarda: Bitkisel süt çeşitleri ve özellikleri

Bitkisel süt, bugünlerde birçok marketin dolabında yer alıyor. Badem sütü, soya sütü, hindistan cevizi sütü, hatta pirinç veya bezelyeden yapılan sütler… Bitkisel bir ürün seçmek sağlıklı bir seçenek gibi görünüyor. Ama her zaman mı ya da inek sütü içmekten daha mı yararlı?

Çevre söz konusu olduğunda, hepimiz iklimimize en az zarar veren şeyleri seçmek istiyoruz. Bu konuda da açık olan bir şey var: Bilimsel araştırmalara göre, inek sütü içermeyen süt ürünleri çevresel açıdan düşünüldüğünde inek sütünden daha iyidir. Çünkü inek yetiştirmede kullanılan su, tahıl ve toprak, makine ve karbondioksit emisyonu miktarı küresel ısınmayı olumsuz etkileyen sebeplerden biridir. Tek bir bardak inek sütü, eşdeğer bir bardak bitkisel süte göre neredeyse üç kat daha fazla sera gazı emisyonu ve dokuz kat daha fazla arazi kullanımı ile sonuçlanıyor.

Bitkisel sütlerin kalitesi, içerdiği besinler söz konusu olduğunda büyük ölçüde değişir. Bazıları inek sütü ile hemen hemen aynı miktarda vitamin ve mineral içerirken bazıları bu konuda oldukça yetersiz kalır. Eğer bitkisel bir süte geçiş yapacaksanız aldığınız sütün etiketini iyice okuduğunuzdan ve iyi miktarda protein, D vitamini, demir ve kalsiyum içerdiğinden emin olun. Bu yazımızda da size yardımcı olacak bitkisel süt çeşitlerini ve özelliklerini bulabilir ve kendiniz için doğru olan seçimi kolaylıkla yapabilirsiniz.

Badem sütü

süt

Badem sütü, fincan başına bir gramdan daha az protein içerir, ancak bir fincan inek sütünden %50 daha fazla kalsiyum içerir. Badem, beyniniz, kanınız ve cildiniz için iyi bir antioksidan olan E vitamini açısından da oldukça zengindir.

Satılan pek çok badem sütü oldukça suludur, sadece %2 civarında badem içerir, bu yüzden çoğu kişi bu sütü evinde yapmayı tercih ediyor. Özellikle smoothie yaparken sıkça kullanılıyor.

Siz de bir smoothie denemesi yapmak isterseniz Vestel Inox Mix Go Blender her daim yardımcınız olacak.

Bu arada badem sevgimizin bedelini arılar ödüyor ve tabi su da… Badem sütü, en düşük sera gazı emisyonlarından birine sahiptir ve inek sütünden daha az arazi kullanılarak elde edilir, ancak yüksek su kullanımıyla bilinir. Badem sütü, diğer mandıra alternatifleriyle kıyaslandığında çok daha fazla su gerektirir. Tek bir bardak badem sütü üretmek için 130 litre su kullanılmaktadır.

Peki arıların bununla ne ilgisi var? Arılar bütün o badem ağaçlarını polen haline getirmek zorundalar! Badem endüstrisi büyüdükçe arıların iş yükü de doğru orantılı olarak artıyor. Ticari arıların yaklaşık %70’i her baharda bademleri polenize etmek için üretiliyor. Geçen yıl, arıların üçte birinin bu büyüme dengesizliğinin yarattığı baskıdan dolayı öldüğü tahmin ediliyor.

Pirinç sütü

süt

İnek sütü ikamelerinden biri olan pirinç sütü alerjen değildir, ancak besin değeri açısından size pek bir şey sunmaz.

Özellikle bazı markaların pirinç sütleri çok fazla şeker içerir. Pirincin glisemik indeksinin de oldukça yüksek olduğunu unutmamalısınız. Ayrıca pirinç arsenik içerme riski altındadır. Pirinç sütü incedir, bu nedenle tariflerinizde kullanıyorsanız kıvam artırıcılara ihtiyacınız olabilir.

Hindistan cevizi: Süt hikayesinin karanlık yüzü

süt

Hindistan cevizi sütü, birçok Asya yemeğini yapmak için kullanılan kalın ama kremadan farklı, sulandırılmış bir süttür. Hindistan cevizi sütü doymuş yağ açısından zengin olsa da bunlar çoğunlukla orta zincirli trigliseritlerdir ve kalp sağlığı üzerindeki etkileri söz konusu olduğunda çok net araştırmalar yoktur. Çevresel etkiye gelince, hindistan cevizi karbonu toprakta tutabilir ki bu çok iyi bir şeydir. Fazla suya ihtiyaç duymazlar.

Hindistan cevizi dendiğinde hepimizin aklına tropikal bir ada, güzel bir tatil ve yaz akşamlarını gelebilir ancak çok uzak ve tropik yerlerden taşınıyor olmaları aslında hikayenin çok da romantik olmayan bir yüzünü gösteriyor. Hindistan cevizi, toplayıcıların günde bir dolardan daha az ücret aldıkları yoksul nüfuslu ülkelerde, kötü çalışma koşullarından başka bir şey ifade etmiyor.

Hindistan cevizi sütünü kullanmak bir lüks olabilir, ancak tüketirken raflarımıza hangi zorluklarla geldiğini unutmamak lazım. Bizden size bir tavsiye: Sürdürülebilir olmayan uygulamaları desteklememek için “Adil Ticaret Sertifikasına” sahip hindistancevizi ürünlerini seçin.

Ayrıca denemek isterseniz The Lifeco Hindistan cevizi sütünü satın alabilir, içecek olarak tüketmenin yanında kozmetik amaçlı saçınızda ve cildinizde de kullanabilirsiniz.

Soya sütü, süt dünyasına geri dönüşün tadını çıkarıyor!

Soya sütü, paranızın karşılığını alabileceğiniz en fazla protein içeren süt seçeneklerinden biridir ve fincan başına 7 ila 12 gram protein içerir. Bazı markalar bunu başarmak için yüksek oranda işlenmiş izole soya proteini kullanırken, bazıları da tam soya fasulyesi kullanır. Daha az işlenmiş yiyecekleri tercih ediyorsanız, tam soya fasulyesinden yapılan markaları tercih etmenizi öneririz.

Soya, aynı zamanda ölçülü olarak tüketildiğinde koruyucu bir özelliğe sahiptir. Son zamanlarda yapılan araştırmalarda, normal miktarda soya kullanımının sağlıklı olduğu ve hormonları kontrol altında tutabileceği görülmüştür.

Bezelye sütü

Biliyoruz kulağa tuhaf geliyor, ama merak etmeyin, bu süt bezelye gibi yeşil değil. Bezelye sütü, soya ile karşılaştırılabilir miktarda protein içerir, ancak bezelye olmayan bir lezzet oluşturmak için izole bezelye proteini kullanılır. Ağızda hafif bir tat bırakır.

Bezelye sütü, inek sütünden %50 daha fazla kalsiyum içerir. Ayrıca bezelye; badem, inek sütü ürünleri veya soyaya kıyasla çok az su ve gübre kullandığından daha çevre dostudur.

Sonuç olarak tüketici pazarı o kadar hızlı değişiyor ki, bitkisel ürünler solmakta olan süt endüstrisinde gittikçe popüler hale geliyor. İnek sütüne alternatif bitkisel sütleri satın alarak milyarlarca hayvanı ve gezegenimizi kurtarmaya yardımcı olabilir ve sağlığınıza büyük ölçüde fayda sağlayabilirsiniz. Eviniz için doğru sütü seçerken tek yapmanız gereken yazdığımız birkaç ayrıntıya dikkat etmek ve harika alternatiflerden birini satın almak!

Sütün faydalarından bahsedip de vitaminlerden bahsetmemek olmaz. “Vitamin rehberi” yazımızı kış soğukları başlamadan okumanızı tavsiye ediyoruz.